Kırşehir de bulunan Cacabey Cami 1271 yılında yapılmış olmasına rağmen yeni yeni gündeme gelmektedir. Cacabey cami aslında bir araştırma merkezidir. İlginç yapı biçimi ile gerçekten ilgi çekicidir.
İsterseniz şöyle tarihi derinlikleri ile birlikte Cacabey Camiinin kısaca bir tanıtalım. Sizlere sunduğum resimleri dikkatle izlemenizi isteyeceğim.
IV.Kılıçarslan zamanında Caca oğlu Nurettin , 1262'de Kırşehir subaşı olmuştur. İl onun zamanında çok gelişmiş , bayındır bir il haline gelmiştir.Caca oğlu Nurettin Bey güvenlik ve barışa önem vermiştir. İlde cacabey medresesi Ve külliyesini kurmuştur.
Cacabey , Türk halkını koruması, yüksek bir ahlaka sahip olması özü , Sözü pek biri olması dolayısıyla Anadolu'da çok sevilmiştir. Öz Türkçe konuşup Türk kültürünün ve eserlerinin Kırşehir ve Anadolu’ya yayılmasına öncülük etmiştir. Cacabey XIII. yy. 'da Anadolu' da yaşamış olan diğer Türk büyüklerinden Hacı Bektaşı Veli , Mevlana Celalettini Rumi ile de görüşmüş , hatta onların övgülerine bile mazhar olmuştur.
Nureddin Cacabey 'in 1272 'de Kırşehir'de kurmuş olduğu Cacabey Medresesi onun adını ebedileştirmiştir. Bu medrese aynı zamanda bir rasathane idi.Kırşehir il merkezinde yer alan medrese halk arasında minaresindeki yeşil çinilerden dolayı "Cıncıklı Camii" olarak bilinmektedir. Selçuklular döneminde Kırşehir Emiri Nurettin Cibril bin Cacabey tarafından 1271-1272 yıllarında yapılmıştır. Döneminde astronomi yüksek okulu olarak hizmet vermiştir. Taç kapısının hemen solunda Cacabey'in yattığı türbe yer almaktadır. Günümüzde Camii olarak kullanılan Medrese Kırşehir il merkezin de yer almaktadır. Minaresindeki dolayı halk arasında "Cıncıklı Camii" olarak adlandırılır. Medrese, Anadolu Selçuklu Sultanı II.Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde, Kırşehir emiri Nureddin Cacatarafından 1271-1272 yılları arasında yaptırılmıştır. İki eyvanlı kapalı avlulu medrese grubuna girmektedir. Dönemin de astronomi yüksek okulu olarak hizmet veren Medrese dünyada gözlemevi olarak yapılan ilk yapıttır. Büyük kubbenin hemen altında, Yıldızların incelendiği bir havuz bulunmaktadır. Mukarnas kavsaralı iki renkli taş işçiliğinin Taç kapısı mimari bir şaheserdir. Minaresi yapıdan ayrı olup, Gözlem kulesi niteliğini taşır. Ana eyvanda yer alan karşılıklı iki sütun, koni ve küre biçimlerinin üst üste bindirilmesiyle oluşmuştur. Bu sütun düzenlemesinin Anadolu Türk Sanatında başka bir örneği bulunmamaktadır. Medreseyakınzamanda restore edilmiştir.
Eğer yolunuz Kırşehir den geçerse bu eseri görmeden gitmeyiniz. Atalarımızın ilme ne derece önem verdiğini gözlerinizle görünüz..
Hüseyin Tuztaş
Yorumlar